Kadere Kelepçeli.  

Posted


Birbirine düşman iki kişinin kadere kelepçelenmesi. Yine bu gece sadece senin gözleri gördüm yıldızlarda. Bana çok şey gösterdiler bilmek istemediğim. Hala oradasın ve bana bakıyorsun biliyorum. Her gece. Ay ışığı gibi ... Işıldıyorsun ... Soğuk bir nehrin güneşi gibi ... Ve rüyalarım da en akla sığmaz hayallerime inat senin için o nehre gidiyorum. Ben değil, ruhum sana geliyor ... Belki de sadece sınırsız ruhların beşiğinde sallanmış imkansız düşlerim var seninle. Unutmak istesem de başaramıyorum artık. Çünkü sadece, tek kanatla kalmış olsam bile yinede uçmak istiyorum o gecenin senin gözlerinle ışıldayan gökyüzünde.

            Marcus Tasartir

Sır Kapısı.  

Posted

Bu harika! Sanırım bu sefer gerçekten işime yarayacak bir büyü buldum.
İki senedir uğraştım bu farklı alfabeye sahip olan gümüş kitaptaki sır sözlerini nihayet çözdüm! Bu benim için gerçekten önemli bir büyü. Sadece beni değil tüm herkesi ve hayatımı etkileyecek bir sihir. Nasıl yapıldığını buradan yazmayacağım ama büyü için gerekli olan malzemeleri yazabilirim. Çünkü çok iş var ve her zaman bütün büyüleri hatırlayamayabiliyorum. Bu yüzden bir yerlere not etsek bir zararı olmaz. :)

Sır Kapısı büyüsü için gereken malzemeler:
- Dörtlü misket yaprağı
- Gökkuşağı çiçeğinin suyu
- Yarım kilo asitli buz 
- Bir adet sihir özü yağı
- Dipsiz mağarasında yetişen ışıltılı mücevher çiçeğinin dikeni
- Ve bir kaç büyülü söz. (Üzgünüm büyüleri yazma yetkim yok)

Lütfen bunları evinizde denemeyin. Eminim malzemeleri bulamayacaksınız ama yinede bilmediğiniz büyülere kalkışmayın lütfen. Sonra kardeşim gibi büyük bir faciaya istemeden de olsa sebep olabilir ve hasarı düzeltemeye bilirsiniz. Teşekkürler! 

Sanırım şehirdeki kütüphaneye yeni bir büyü kitabı gelmiş. Gidip bir göz atsam iyi olacak. Umarım sizde kardeşim gibi kitap okumayan biri değilsiniz. O gerçekten bu yüzden çok geri kafalı kaldı. Yinede ne yaparsam yapıyım düzeltemiyorum bu huyunu. Belkide bunun için kendim bir büyü bulmalıyım. Hmm pekala sanırım bunu yapmayacağım. Eminim oda bunu isterdi haha. :)
Gitmeliyim. Kitaplar henüz bitmeden. Şimdiden okumak için sabırsızlanıyorum.
  Herkese iyi günler dilerim.

            Marcus Tasartir

Karanlığımın Işığısın.  

Posted


Sen..
Neden şimdi karşımda durduğunu bilmiyorum. Neden? Oysa ki seni unuttuğumu sanmıştım. Fakat şimdi, sanki hep aynı döngüde tekrarlıyormuş gibi hissediyorum. Bir saat gibi, dönüp dolaşıp tekrar aynı yere geliyorum.
Bunun çözümü kitaplarda bile yazmaz mı? Sanki, hep burada değilsin ama buradasın gibi. Gülüşünün bana verdiği o tuhaf mutlulukla ağlamak istiyorum bazen. Neden yaptın bunu bana? Şimdi senden başka bir şeye konsantre olamıyorum! Başkasına bakmana, onlarla konuşmana bile katlanamıyorum artık. Sadece benim olmalısın! Sadece benim!!!
Ancak tüm bunları kendime bile itiraf edemezken, sana söylemek istediğime inanamıyorum. Bu delilik! Sen hala benden korkarken bu çok zor. Yasak bir aşk! Nereye kadar giderse oraya götürmeye çalışacağım. Yanlış olduğunu bile bile yapmak istiyorum. Çünkü biliyorum ki sende bunu istiyorsun. Yanıma her geldiğinde, içindeki o alevi hissetmemek mümkün değil.
Sevmek istiyorum. Seni sevmek istiyorum!
Hala benden şüpheleniyor olsan bile, biliyorum ki bir gün benim olacaksın.
  Sadece benim!

            Marcus Tasartir


İçimdeki Boşluk.  

Posted


  Bazen kendimi sonsuz karanlık bir boşlukta tek başıma hissediyorum. Kimsem yok gibi, yalnız gibi, üşüyor gibi. Kimseye söyleyemesem de benimde bazen canım acıyor. Bu insanı çıldırtır! Yanımdaki o boş sayfalar bile bana yardımcı olamaz. Biliyorum. Görüyorum. Ne yazık ki hissediyorum. Bu genelde mükemmel gibi görünebilir ama hiçte öyle değil.
Olacakları önceden bilmek.!
Ah! Bu herkesi delirtebilir. Ve sonra sende artık kendinden korkmaya başlarsın. Ya onlar gibi olursan. Sen teksin. Kimsen yok. Tek. Sen en iyisisin. Her şeyi yapabilirsin. Her şeyi. Her şeyi! Yada belki değil ..
  Bazen çoktan delirdiğimi düşünüyorum. Ama okuduğum kadarıyla henüz bu olmamış. Haha, şimdi gerçekten güldüm. :)

Çoğu insan benim ölmemi istiyor. Veya benim yerimde olmak. Ben olmak. Güçlerime sahip olmak. Ve daha sonra beni yok etmek!
Kitaplar bile bana yardımcı olamıyor. Kaderimi yaşamak zorundayım.
Ama onların bilmediği bir şey var. Çok güçlü olmak her şeyi yapabileceğin anlamına gelmiyor. Evet, belki zamanı durdurup geçmişle yaşayabilirim. Hiç yaşlanmadan yüzyıllarca yaşayabilirim. Yada ölümü engelleyebilir veya öldürebilirim. Ama, bir şeyi asla yapamam.
Hangi güce sahip olursam olayım bu imkansız.
Ve onun adı ..
Aşk!

            Marcus Tasartir

Karanlığın Ardındaki İlk Işık.  

Posted

Merhaba sevgili okuyucularım! :)

Benim adım Marcus Tasartir. 22 Yaşındayım. Nacta adında bir ikiz kardeşim var ve ikimizde aynı okulda, MoonLeaf kolejinde okuyoruz. Tam sekiz yıldır hiç ayrılmadığımız o yatakhaneli büyük görkemli okulumuzda neredeyse öğretmen görevini görüyorum. 
Bu yüzden MoonLeaf kolejinin müdiresi bayan Evlalie'den sonraki temsilci öğrenciyim. 

Hayatım sadece yirmi iki yıllık olmasına rağmen çok şey yaşadım ve gördüm. Tüm evrendeki tek sağ kalan Hipnoz Kralı olduğumu öğrendiğimde sadece beş yaşındaydım. Ve Nacta o sıralar bana bir ağabey gibi davranması gerekirken sadece bir çocuk gibi davranmayı seçiyordu. Onunla birlikte yaşamak ne kadar zor olsa da buna zamanla alıştım. Henüz üç yaşımızdayken annem ve babam vefat etti. Bu yüzden küçük yaşta olgunlaşmamız gerekiyordu. Nacta ne kadar da istemeyip mızmızlık yapsa da benim bunu kabullenmem şarttı. Bazen, artık bu evrende sadece biz vardık gibi hissediyordum. Sessizlik, yalnızlık, soğuk karanlık ..

O sıralar henüz tanımadığım bir yaşlı adam Nacta ve beni evlatlık edinmeyi kabul etmişti. Nedenini bilmesem de bunu iyi niyet olarak yapmadığını biliyordum. 
Bizi getirdiği yer ne Nacta'nın nede benim gördüğümüz bir yerdi. 
Bambaşka bir dünyaydı sanki. Uçan insanlar, arabalar, farklı renkte canlılar. 
Korkmuştum! Korkmuştuk! Ama ikimizinde yapabileceği bir şey yoktu. Sadece o korkunç yaşlı adamı izliyorduk. Nacta bile o adamı sevmemişti. İkimizde kötü şeyler hissediyor olmamıza rağmen söyleyemiyorduk. Ama çok geçmeden yaşlı adamın asıl istediğini öğrendik. Benim güçlerim! Evet, ne kadarda şaşırmış olsam da bu evrendeki en güçlü insan bendim. Ve o bunu biliyordu. Belki o gün Nacta orada olmasaydı şu anda bunları size yazamazdım...


Hayatımın henüz beş senesinde bu kadar felaketin ardından yaşamaya devam etmek zorundaydım. O büyük esrarengiz dünyada başımıza neler geldiğini hayal bile edemezsiniz. :) 
Ama sanırım hepsini bugün yazmayacağım. Oh! Saat epey geç olmuş, kütüphaneden bir kaç kitap almalıydım. Beni bağışlayın lütfen. En kısa zamanda görüşmek üzere. 
Saygılarımla ...
            Marcus Tasartir